“Savaş
barıştır, özgürlük köleliktir, cehalet güçtür” sloganıyla yola çıkan bir Parti
ne kadar oy alırdı acaba? Ya da daha doğru bir soruyla, ne kadar tepki alırdı?J George Orwell’in kurduğu distopyayı yaşıyor olsaydınız muhtemelen buna
karşı çıkacak düşünceniz, düşünceniz olsa bile cesaretiniz olmazdı; çünkü burası,
Okyanusya, tamamen mantıksız gibi görünen bu söylemi Gerçek Bakanlığı
aracılığıyla insanlara dikte ederek zihinleri kontrol altına alıyor ve
olası karşıt görüşleri ‘düşüncesuçu’
sayarak ölümle cezalandırıyor. Partiye hizmet eden Barış Bakanlığı bu
ideolojiyi desteklemek adına savaş çıkarmak ve yürütmekle yükümlü, Sevgi
Bakanlığı ise insanlara korku ve nefret aşılayarak düzeni sağlamakla. Peki
kitabın daha ilk sayfalarında karşımıza çıkan bu çelişkili slogan ne anlama
geliyor?
Bir
atasözünde dendiği gibi "Düşmanımın düşmanı dostumdur”. Eğer ortak bir düşmanımız varsa birbirimize
daha fazla kenetlenir; benzer doğrultularda benzer gayeler taşıyarak hareket
ederiz. Bu mücadele ortaklığı da kendi aramızda birlik ve barış halinde
yaşamamızı sağlar. Bu yüzden “Savaş barıştır” .
Yine bir
atasözüne göz kırpacak olursak "Sürüden ayrılanı kurt kapar”. Bireysel bir hayat sürmek tehlikelere karşı
daima tetikte olmayı gerektirir; ancak bağımsız hareket eden kişinin arzularına teslim
olması ve başarısızlığa uğraması kaçınılmazdır. Kurallara bağlı kalarak
toplulukla uyum içinde yaşayan kimse ise güvenli bir ortamda yaşama şansını artırarak hayatını daha rahat sürdürür. Bu yüzden “Özgürlük, köleliktir”.
Okyanusya'da olduğu gibi totaliter rejimler gücünü insanların cehaletinden
alır; çünkü bilgili olmak farkındalığı, farkındalık farklılığı, farklılık ise
ayrılığı getirir. Her ayrılık da örgütün güç kaybetmesi ve muhalif güçlerin
doğması anlamına gelir. Bu sebepten ötürü otoritenin amacı insanları eğriyle
doğruyu ayırt etme kabiliyetinden yoksun bırakarak yerini sağlamlaştırmaktır;
yani “Cehalet güçtür”.
Not: George Orwell ne düşünerek yazdı, kendisini arayıp soramayacağımıza göre, farklı yorumlar getirmek mümkün . Baştan sona çelişkiler yaratarak sizi hayrete düşüren iyi kurgulanmış bir kabusta gezinmek istiyorsanız 1984'ü okuyun derim; ama biraz canınızı sıkabilir, sonuçta bir kabus:G
Bkz. 'İki Dakikalık Nefret' J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder